Alevi Bektaşi Federasyonu: “Nefes aldığımız topraklarda hala kabul edilmiyor, ötekileştiriliyoruz”

İKRAR – Alevi Bektaşi Federasyonu, yandaş Gazeteci Murat Özer ile AKP’li Mehmet Metiner’in Cemevleri hakkında hakaretli konuşması ile ilgili bir açıklama gerçekleştirdi. Açıklamada “Sevgiden ve barıştan zerre nasibini almamış olanlar vergisini ödediğimiz, yaşamımızı sürdürdüğümüz topraklarımızda hala bizi ayrıştırmaya çalışıyor” ifadeleri kullanıldı. 

Alevi Bektaşi Federasyonu tarafından yapılan açıklama;

Arapça duaya değiliz mecbur            İster müslüman bil, istersen gavur İnsanı hor görmek en büyük küfür Buna inanmışız, münkir değiliz

 

Şah-ı Merdan Ali diyor ki “Gönlü temiz olanın ağzından güzel sözler çıkar”

Ebuu Sufyan, Ebu Suud’un fetvalarıyla yetişmiş, insanlıktan nasibini almamış bazı kendini bilmezler, baskın inancın buyrukları ile kendisinden olmayanları rencide edici, ayrıştırıcı dil kullanmaya devam ediyorlar. Biz her gün yenisi eklenen çirkin ifadelerine karşı açıklama yapmaktan ar ediyoruz ama onlar içlerindeki zehri akıtmaktan ar etmiyorlar.

Senin camin var ise benim de Cemevim var… Senin camin sana, benim cemevim de banadır. Benim yaptığım ibadet bana, senin yaptığın ibadette sana…

Birbirimizin inancına saygı duyarsak birlikte kardeşçe yaşamayı sağlarız ve ülke olarak var oluruz.

Bütün dinler, kültürler, inançlar güzel ahlak ve sevgi üzerine inşa edilmiş, varlığını onun üzerinde sürdürmektedir. Tüm tacizlere rağmen Aleviler, toplumu birleştirici, kaynaştırıcı tutumundan ve mücadelesinden vazgeçmemiştir.

Ne yazık ki insan-ı kamil yolunu kendine rehber seçen, insanı merkezine koyan, Hak’tan başkasına biat etmeyen, mazlumdan yana zalime karşı mücadele veren bu güzelim inanç, dünyaca kabul görmüşken; hele hele UNESCO tarafından tüm dünyada 2021 yılının Hünkar Hacı Bektaş Veli yılı ilan edilmiş olmasına rağmen, sevgiden ve barıştan zerre nasip almamış olanlar; vergisini ödediğimiz, yaşamımızı sürdürdüğümüz topraklarımızda hala bizi ayrıştırmaya çalışıyor. Bu ayıp tarihe işlediği gibi bizlere türlü hakaret eden bu melunların da kalplerine işlemiştir. Kendisine bizim camimiz ve ezanımız var sizin neyiniz vardır sorusuna “İki cami iki havra ve iki kiliseden başka yeryüzünün her alanı bizim ibadethanemizdir” diyen Halil Öztoprak’ın sözünü hatırlatarak, o kötü sözler çıkan ağızlarıyla, bizlerin insanı ve yaşamı yücelttiğimiz ibadethanelerimiz hakkında konuşmalarını istemiyoruz. Toplumun içinden kendisini aydın, gazeteci gibi göstererek aslında tek vazifesi toplumu bölmek ve ayrıştırmak olanların söylediklerinin bizim nazarımızda bir kıymeti yoktur. Medya organlarının da yandaş tavırlarını kınıyoruz.

Yıllardır mücadelesini verdiğimiz eşit yurttaşlık taleplerimizi duymayan, görmeyenlerin bizim inancımız ve ibadethanemiz hakkında konuşmasını kabul etmiyoruz.

HABER MERKEZİ