Hoşgeldiniz  

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu: “Bu engellemeleri afişe edeceğim, halk doğruyu öğrenmeli”

İkrar-HA1 | 19 Ocak 2022 | Dünya, Genel, Güncel Haberler, Manşet, Politika, Son Dakika A- A+

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu: “Bu engellemeleri afişe edeceğim, halk doğruyu öğrenmeli”

İKRAR – İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı CHP’li Ekrem İmamoğlu’nun 2022 Yılında yapımına başlanmasını planladığı metro yatırımlarının AKP’li Cumhurbaşkanı tarafından engellendiği ve yatırım kapsamına almadığının ortaya çıkmasının ardından Başkan İmamoğlu bugün iktidara çok sert seslendi. Başkan İmamoğlu “Halkımız bizleri bu göreve layık gördü, bizler de çareyi halkımızda arayacağız. İstanbul’un her yerine afiş asacağım. Halkımıza sizler için planladığımız projeleri engelliyorlar diyeceğiz” dedi.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, tarihi yarımadanın kaderini değiştirecek tüneli kazacak TBM cihazının çalışmasını, verdiği telsiz komutuyla başlattı. İSKİ Genel Müdürü Raif Mermutlu’nun eşlik ettiği İmamoğlu, gazetecilere çalışmayla ilgili değerlendirmede bulundu.

Tünelin başlama noktası olan Unkapanı Köprüsü’nü geçen yıl yürütülen hızlı çalışmayla yenilediklerini hatırlatan İmamoğlu, Alibeyköy-Eminönü tramvay hattının da Cibali’ye kadar olan bölümüyle hizmet vermeye başladığını aktardı.

Gazeteciler, değerlendirmelerin ardından İmamoğlu’na gündeme ilişkin sorular yöneltti. Gazetecileri soruları ve İmamoğlu’nun sorulara verdiği yanıtlar şöyle oldu: 

– Sizin bu yatırım onayı alamayan Beylikdüzü metrosuyla ilgili yaptığınız açıklamanın ardından, Ulaştırma Bakanlığı’ndan da bir yanıt geldi. Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü, yazılı açıklama yaptı. Söz konusu hattın kesin projesinin kendilerine teslim edilmediğini, mimari projenin, depremle ilgili birçok raporun evraklar arasında olmadığı ve evraklarda asal eksiklikler olduğu söyleniyor. Bu açıklamayı ilişkin değerlendirmeniz olacak mı? 

“Bu neye benziyor biliyor musunuz? Yaklaşık 320 gündür, Ankara’da, Ulaştırma Bakanlığı’nda süren müzakerelerin, süren görüşmelerin, süren toplantıların üzerine, biz ne zaman ki bir açıklama yaptık, aynı bir başka bakanın Twitter üzerinden ‘İnceleme başlattık’ demesi gibi, bu arkadaş da Twitter üzerinden, ‘Şu evrakları eksik’ diye açıklama yapma zorunda kaldı. Bu Twitter neymiş ya? Yani ben diyorum ya, devletimizin kurumları, kamu kurumları, trol benzetmesine yakışan yerler değildir. ‘Trol gibi davranmayın’ derken bunu ispat edercesine bu tarzda girişimler ve bu tarzda yazışma modelleri geliştiren insanları, devlet aklına, devlet adabına uygun davranmaya davet ediyorum. Bu birincisi. 311 gün sonra niçin bize böyle bir cevap verdiniz biz bu açıklamayı yapar yapmaz?”

“3,5 MİLYON İNSANIN BİREBİR ETKİLENDİĞİ BİR ULAŞIM HAVZASINDA TEK BİR RAYLI SİSTEM DÖŞENMEMİŞ”

“İkincisi; bu yapılan da doğru değil, bu da yalan. Niye yalan? Ben, ‘Beylikdüzü’nde yaşıyorum’ diyorum. Yani benimle her şeyi konuşmakta dikkat edin ama Beylikdüzü hattını konuşurken daha da dikkatli olun. Benim 33 yıllık yaşamım orada. Yani o metroyu normal bir vatandaş olarak hayal ederek geçirdiğim yıl sayısı 20 yılı aştı gündeme geldiği ilk günden bugüne. Onun için her aşamasını, her metrekaresini şu an çalışan arkadaşlarım kadar biliyorum. Ve göreve gelir gelmez en sıkı takip ettiğim hatlardan birisidir. Çünkü, 3,5 milyon insanın birebir etkilendiği bir ulaşım havzasında, ulaşım aksında ne yazık ki bugüne kadar tek bir raylı sistem döşenmemiştir. O bakımdan hızla yapılması gerekir. Birkaç aşama daha söyleyeyim size. Israrla yazı yazdırttım. Ben, ben talep ettim. Neyi? Sefaköy-Beylikdüzü hattı, İBB’de kalmış; Sefaköy-İncirli hattı, Ulaştırma Bakanlığı’nda kalmış. Arkadaş, bu bir bütün olmalı. Bu bir bütün hat. Bakın normalde Büyükşehir Belediyesi sırtından yük atmak ister. Biz öyle demedik. Bunu bütün değerlendirelim. Kredisini bütün konuşalım. Bunun yazısını yazdık. Bunun yazısına bile cevap verilmedi. Yazdığımız yazı şu: ‘Biz, burayı talep ediyoruz. Siz ne zaman yapacaksınız? Yapmayacaksanız, İncirli-Sefaköy hattını, Sefaköy-Beylikdüzü hattına ekleyelim. Ve bu şekilde vatandaşlarımızın hizmetine sunalım.’ Teklifimize cevap bile verilmedi. Yani cevap ne olabilir? ‘Hayır, biz yapacağız. Size vermiyoruz’ değil mi? Bu cevap bile vermedi. İki; cevap ne olabilir?’ Evet, verelim, siz yapın.’ Bir şey olur yani, 2 tane kamu kurumu.”

“İSTENEN BELGELER ATILAN TWEETTE YAZILANLARDA YOK”

“Gelelim ikinci mevzuya. Yani evrakların eksikleri. Benim arkadaşlarım, defalarca Ankara’ya gidiyor. Ankara’daki o iyi niyetli bürokratlarımızın, o güzel düşünceli bürokratlarımızın zor duruma, sıkıntıya düşmesini istemiyorum. Hani var ya, Devlet Su İşleri’nde Kanal İstanbul’la ilgili bilimi yansıttığı için istifa etmek zorunda kalan… Böyle dürüst bürokratların zor durumda kalmasını istemiyorum. Ama bakın; AYGM yetkilileri ile bizim yetkililerim gayet nizami, ahlaklı bir biçimde teknik olarak masada buluşup, konuşuyorlar zaten. 7 Eylül 2021’de, toplantıda bizden talep edilen ek belgeler var, tasarımlar var, bilgiler var. Bütün revizyonlarıyla bunları, 3 Kasım 2021 tarihli yazımızın ekinde gönderdik. Yapılan toplantıda rapor tutuluyor. Tutanak var. Orada istenilenler de 3 Kasım’da gönderiliyor. Bu istenenlerde, şu atılan tweette yazılanlar yok bu arada.”

 

“ENGELLEYENLERİ AFİŞE EDECEĞİM”

“Bu işi gören, aklı selim bir biçimde analiz eden bir akıl var. Umuyorum o akıl, İstanbul’daki sorunları çözmeye muktedir olur. O aklın İstanbul’da da olduğunu biliyorum, hissediyorum. Siyasi görev yaptıklarını da anlıyorum, ama anlamak istemiyorum. O muktedir akılla, ‘Arkadaş, sen nasıl bu hatayı yaparsın’ deyip, Beylikdüzü hattına Hazine onayını ek listede hızlıca çıkarırlar. Ben, bütün arkadaşlarıma söyleyeceğim, bütün metrobüs duraklarına, bütün üst geçitlere yazsınlar bunu. Neyi yazsınlar? ‘Ey halkımız; sizin metroyla buluşmanızı engelliyorlar. Sizin 300 tane yeni metrobüs otobüsüyle buluşmanızı engelliyorlar. Zaten geciktirdiler. Çoktan olurdu onlar. Engelliyorlar.’ Ben bunu bugüne kadar yapmadım, şimdi afişe edeceğim. Bunları her yere yazacağım. Ve insanlarımızın duymasını sağlayacağım.” 

“BENİM DERDİM, MİLLETİMİZ ZARAR GÖRMESİN”

“Ben diyorum ki, inşallah o muktedir akıl, -o da vardır AK Parti’nin içerisinde, ama İstanbul’da ama Ankara’da- bu işe kendi ihtirasını ve şahsi koltuk menfaatlerinin önünde tutarak yapılan hataları inşallah engellerler, mani olurlar. Çünkü bu, siyasi bir kazanım da değil. Ben bunları biliyorum. Ben bu senaryoları yaşadım. Daha yeni Beylikdüzü’nde polis merkezinin açılışında anlattım nasıl engellendiğimizi. Daha önce bir caminin, yine Beylikdüzü’nde son gittiğimizde bir Kur’an kursunun açılışında anlattım. Yani bunları yaptığınız zaman ne Beylikdüzü’nde kazanıyorsunuz ne İstanbul’da kazanıyorsunuz. Ben, Beylikdüzü’nde yüzde 50’yle seçildim. Bu seçimde yüzde altmış üç aldık. İstanbul’u kazandık. Dolayısıyla siyasi bir kazanım yok. Aslında ben onlara iyilik yapıyorum siyaseten şu andaki uyarımla. Ama benim derdim o da değil. Benim derdim, milletimiz zarar görmesin. 16 milyon İstanbulluya birlikte hizmet edelim.” 

“DEVLETİMİZİN, MİLLETİMİZİN PROJESİ”

“Allah aşkına şurada beş tane proje saydım Ben size CHP’nin projesi dedim mi? Der miyim? Bu akıl tutulması. Devletimizin, milletimizin projesi. Yarın 6 ay sonra, fani dünya, kimin olacağı belli olmaz, bir başkası şurada kurdele kesebilir.  Milletin projesi. Devletin projesi. O bakımdan bu kirli siyasi akıldan arının, atın şunları çöpe. Bir insan aklıyla, vatandaş aklıyla, devlet insanı sorumluluğuyla sürece bakıp, bu sürece onay verin, destek verin. Biz de sizi alkışlayalım. Bir kez alkışlama fırsatını vermediler bize; 2,5 sene bitti. Bir kez sizi alkışlama fırsatı vermediniz. Bir defa beni davet ettiler. O da davetli miydik, değil miydik? Atatürk Kültür Merkezi; orada da alkışladım. ‘Bravo’ dedim ‘Ne güzel iş yapmışlar.’ Bakan’ı aradım, tebrik ettim, teşekkür ettim. Bir kez davet edildim. Biz de sizi alkışlayalım kardeşim. Zor mu yani memleket adına bunu yapabilmek? Bu kadar mı gözünüz kör oldu? Bu kadar mı vicdanınız karardı? O bakımdan bahane. Efendim o eksiklik, bu eksikmiş. Kulağın nerede? Öpeyim ama yanağın nerede? Böyle bir şey olmaz. Millet bunu anlıyor. Halkımız bunu anlıyor. Akılcı tavra davet ediyorum, milletimiz adına. Nokta.”

“‘İHALE YAPTIK’ DİYOR. NE PROJESİ VAR? YOK”

– Aynı açıklamada Esenyurt metrosuyla ilgili de bir ifade vardı. ‘4 yıl önce ihalesi yapılmış, yatırım programını alınmış Mahmutbey-Esenyurt metrosuyla ilgili de hiçbir şey yapmadı…’ 

“Siyasi akıl tutulması diyorum ya, işte bu kim biliyor musun? Buradan giden o bürokratın aklı işte. Şimdi bakan ya. Allah aşkına, projesi yok. Biz, projesini bir senede tamamlayabildik. Bir sene sürdü. Projesi yok. ‘İhale yaptık’ diyor. Ne projesi var? Yok. Müteahhide, “Proje var, şunu başlat’ diyeceğimiz proje yok. Arkadaşlarım, bir sene çılgınlar gibi çalıştılar. Parasını bulduk. Sıfır. İlerleme sıfır. İhale; ne ihalesi. Müteahhit hangi ihaleyi aldığını bilmiyor. Müteahhitleri tanıyorlar. Sorsunlar. Ben onlarla masada oturdum, konuştum bunları. Biz başlattık sıfırdan. Bunu bile alkışlayacak ferahlık yok kalbinde, aklı başka yerde. Yani kıskançlıkta. İstanbul’u, neyi, kimden aldık? Saygı duy kardeşim ya. 27 sene önce Sayın Cumhurbaşkanı bu kentte belediye başkanıydı. Şimdi bir başkası var. Ondan sonra Sayın Gürtuna geldi, geçti. Sayın Topbaş geldi, geçti. Allah rahmet eylesin göçtü, gitti. Dünya fani. Öncesi var, Sayın Sözen var, Dalan var, daha eskileri var. Kimler gelip geçmedi ki? Neyin ihtirası bu? Neyin kıskançlığı bu? Oradan da laf atıyor bize yani. O ne biliyor musun? Laf atmak. Yani altına kılçık atmak.”

“4 YILIN 1,5 YILI KENDİ DÖNEMİ”

“Bir kere utanır insan. Yani matematikman utanır. ‘4 yıl’ demişse -ben okumadım-, 4 yılın 1,5 yılı kendi dönemi. Niye o kendi döneminde 1 metrekarelik iş yapamamış? Niye başlama düzeyi yüzde 0? Yazarken bile kendini ele veriyor demek ki. ‘4 yıl önce yapılmış ihalede bir adım atılmadı’ dediği yerde, biz, göreve gelir gelmez baktık ki projesi bile yok hazır başlanacak. Onları tamamladık. Bir bölümünün parasını bulduk, başladık. TEMA Parkı geçip, hemen ilerisindeki hastanenin oraya kadar giden bölümü tamamlayacak parasını bulduk ve başladık. Bu nasıl bir akıl tutulması? Kendini buradan bile eleveriyor. Sormazlar mı adama, ‘1,5 senedir peki sen ne yaptın? Oturdun burada. Yapılmamış bir işe imza atıp, parasını ödettirdin.”

 

HABER MERKEZİ

Etiketler:

EN SON HABERLER

© 2020 İkrar Haber Ajansı Tüm Hakları Saklıdır ~ İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.